Ana SayfaYayınKarçal DergisiGeçmişten Geleceğe Kültürel Bir Miras: Artvin Boğa Güreşleri

Bunları da beğenebilirsin!

Geçmişten Geleceğe Kültürel Bir Miras: Artvin Boğa Güreşleri

Zekeriya Konurhan-Erkin Başaran 

 

Artvin kültürünün temel unsurlarından bir tanesini oluşturan boğa güreşlerinin, iki asır öncesinde Osmanlı dönemine kadar giden bir geçmişe sahip olduğu bilinmektedir. Etkinlik, hayvanların yaz mevsiminde yaylaya çıkarılmadan önce enerjilerini atması ve yaylada üreme içgüdüsü ile sürüde baskın olma isteği gibi sebeplerle birbirlerine karşı kızgın bir rekabete girmemeleri düşüncesiyle ortaya çıkmıştır. Günümüz itibariyle boğa güreşleri, Kafkasör Yaylası başta olmak üzere Artvin Merkez, merkeze bağlı Sarıbudak köyü, Borçka’ya bağlı Taraklı köyü, Yusufeli’ne bağlı Dereiçi ve Kılıçkaya köyleriyle Sarıgöl mahallesi, Ardanuç’a bağlı Dalahet yaylası ve Murgul’a bağlı Özmal (eski adlı ile Osmanlı) köyü ile Damar beldesinde düzenlenmektedir. İlin daha pek çok yerleşim biriminde amatör olarak boğa güreşlerinin yapıldığı bilinse de, katılım ve organizasyon açısından bahsedilen bu lokasyonlar asıl öneme haizdir. 

Bu yazının konusu olan boğa güreşleri, dünyada ve Türkiye’nin bazı bölgelerinde düzenlenmektedir.  Artvin Kafkasör yaylasında “Artvin Kafkasör Kültür, Sanat ve Turizm Festivali” adıyla düzenlenen boğa güreşleri ülkemizdeki güreşlerin en önemlisidir. Artvin’deki boğa güreşlerinin amacı boğaların yaz aylarında yaylaya çıkmadan önce birbirleri ile barıştırılmasıdır. Yani Artvin arazisinin sarp ve engebeli olması ve bu nedenle yayla yolunda boğaların birbirlerine zarar verme ihtimalinden dolayı yaylalara çıkılmadan önce boğaların birbirleri arasındaki hiyerarşinin sağlanmasıdır. Diğer kültürlerdeki gibi -örneğin İspanya’daki boğa güreşleri- amaç boğayı öldürmek değil korumaktadır. Dolayısıyla Türk milletinin asırlardır sığıra-boğaya verdiği değer güreşlerde de kendini göstermektedir. 

Artvin’de Boğa Güreşlerinin Tarihçesi
Artvin’in yeryüzü şekillerinin dağlık ve engebeli bir yapıya sahip olması tarım ve hayvancılığın zor şartlar altında yapılmasına neden olmaktadır. Özellikle yöre halkı hayvanlarını yaz aylarında taze otlarla otlatmak ve yem masraflarını azaltmak için hayvanlarını yaylalara çıkarmaktadır. Yaylalarda hayvanlar tür, yaş ve cinsiyetlerine göre değişik sürüler halinde gruplandırılarak otlatılmaktadır. Sürü halinde bakılan sığır cinsi hayvanlarda sosyal hiyerarşi, ikili mücadelelerle (baş ve boynuz darbeleri ile güreşerek) belirlenmektedir. Yörenin sarp, engebeli arazi yapısına sahip olması etkisiyle yaylalara çıkılmadan önce boğaların ikili mücadeleyle yani güreştirilerek birbirleri ile barıştırılması bir zorunluluktur. Aksi takdirde kontrolsüz güreşlerde yaralanmalar ve hatta ölümcül kazalar meydana gelmesi olasıdır. Boğa güreşlerinin ortaya çıkma nedeni olan bu zorunlulukla Artvin’de iki asırdır devam eden boğa güreşleri zamanla geleneksel bir halk eğlencesine dönüşmüştür.

Artvin ve çevresinde 19. yüzyılın başlarında yaylalardan köylere inmeden önce yaylalarda veya mezralarda toplu bir şekilde gerçekleştirilen şenlikler “Vartavar” olarak anılmaktaydı. Şavşat’ta yaşayan İmerhevlilerin Satave’de yaptığı festivaller, “Marioba” ya da “Şuamtoba” kelimeleriyle karşılık bulurken, Borçka’da yaşayan Devskellilerin Beyazsu Yaylası’nda yaptığı şenlikler ise “Şvantoba” olarak bilinmektedir. Devskel’de yapılan Şvantoba şenliklerinde Şavşat’ta yapılandan farklı olarak, öğlen saatlerinde “Gogo Mezarı” mevkiinde güreştirilen boğalar, yaylacılıkla uğraşan insanların başlıca gururlanma araçları olarak yorumlanmaktadır. Hemşin yaylalarında da halen sürdürülen “Yayla Ortası Şenlikleri” yöredeki yayla şenliklerine örnektir.  Genel olarak “Vartevor” olarak literatüre geçen bu festivaller günümüzde “Yayla Ortası Şenliği” adı altında devam eden geleneğin hamili niteliğindedir. Vartevor şenliklerinde günümüzdeki boğa güreşlerine benzeyen manda güreşleri de yapılmaktaydı. Nitekim günümüzde Artvin’in simgesi haline gelen boğa güreşleri 19. yüzyılın başlarındaki Vartavar şenliklerine kadar uzanan iki asırlık bir geçmişe sahiptir. 

Başlangıçta boğa güreşleri mahalleler düzeyindeyken, 1947’nin haziran ayında resmi olmayan festivaller eşliğinde yöresel olarak boğa güreşleri düzenlenmeye başlanmıştır. İlk kez 1981 yılında resmi bir festivale dönüştürülerek boğa güreşlerinin birincisine maddi ödüller verilmiştir. 2007 yılında da “Artvin Geleneksel Boğa Güreşlerini Yaşatma ve Yaylalarını Koruma Derneği” kurularak boğa güreşlerinin daha düzenli bir şekilde yapılması sağlanmıştır. 1980 yılından bu yana Kafkasör Yaylasında, her yılın haziran-ağustos ayında üç gün boyunca “Kafkasör Kültür ve Sanat Festivali” düzenlenmektedir. Artvin’de nam salmış Kafkasör festivalinin ünü çevre iller de dâhil olmak üzere yakın çevreye yayılmıştır.  Birçok boğa sahibi boğalarını güreştirmek için festivale getirmektedir. Borçka’daki Taraklı Festivali, Murgul’daki, Özmal-Osmanlı Festivali ve Yusufeli’ndeki Festivaller yöredeki diğer festivaller olup, buralarda başarılı görülen boğalar Kafkasör’e götürülmektedir. Ayrıca Çamlıhemşin’in “Ayder” yöresinde yapılan boğa güreşlerinin başarılı görülenleri de Kafkasör’e getirilen boğalar arasındadır. 1981’den bu yana devam eden Kafkasör Festivali’nin 40.’sı COVİD-19 pandemisinden dolayı bir yıl gecikme ile 2021 yılının ağustos ayında düzenlenmiştir. 2022 yılında 41.’si düzenlenecek olan festivalin hazırlıklarının ise nisan-mayıs itibariyle başlatılması planlanmaktadır. Organizasyonda çadır kurma, boğa güreşleri, yöresel yemekler ve oyunların sergilendiği aktiviteler yapılmaktadır. Festivalde yapılan boğa güreşleri, Kafkasör alanının simgesi durumundadır. Bu güreşlerde 50 kadar boğa göğüs çaplarına göre baş, başaltı, büyük orta, küçük orta ve ayak olmak üzere güreştirilirler.

Boğaların Yetiştirilmesi ve Güreş Esnasındaki Uygulamalar
Güreştirilen boğaların yetiştirilmesi en az güreş faaliyetlerinin kendisi kadar önemli bir husustur. Boğalar, yetiştiriciler tarafından daha doğduklarında ırklarından insana karşı saldırgan olmayan ve ağırbaşlı özellikleriyle anlaşılmaktadır. Güreşler için yetiştirilen boğaların tımarı özenle yapılmakta olup, antrenman yaptırmak maksadıyla boğalar dağların yokuşlu yollarında dolaştırılarak festivallere hazırlanmaktadır. Boğa sahipleri, kilo aldırmak maksadıyla hayvanlarının beslenmesinde yüksek karbonhidrat ihtiva eden gıdalar kullanmaktadır. Ayrıca üzüm kurusu, incir kurusu ve pekmez de hayvanlara enerji versin diye yedirilmektedir. Bu şekilde özel karışım yem ve otlarla beslenerek yetiştirilen boğalar, 2-3 günde bir mevsim fark etmeksizin idmana çıkarılmaktadır. Boğalar iyice büyüdüklerinde söz konusu idmanların sikleti de kademeli olarak artırılmakta, güreşlerin öncesinde nefeslerini ayarlayabilmeleri için yetiştiriciler tarafından özel antrenmanlar yaptırılmaktadır. 

Artvin Boğa Heykeli (Erkin Başaran)

Güreşecek boğalar en az 4 yaşına varana dek yetiştirilmektedir. Bu yaşın üstündeki boğalar ilgili derneklerin koyduğu kurallar doğrultusunda canlı ağırlıklarına göre kategorize edilip güreştirilmektedir. Bu kategoriler; Deste 340-380 kg. / Ayak 381-430 kg. / Küçük Orta 431-500 kg. / Büyük Orta 501-580 kg. / Başaltı 581-680 kg. / Baş 681-790 kg. şeklinde ayrılmaktadır. Güreşler iki boğa arasında olur ve boğalar bir süre birbirleriyle bakıştıktan sonra güreşmeye başlarlar. Ayrıca bir hayvan alana çıktığında güreşmek istemezse zorlama yapılmamaktadır. Eğer boğalar yaz aylarında yaylaya gidecekse, kışın bakımları tam yapılmakta, bu şekilde güçlü bir biçimde doğa şartlarına ve diğer boğalara karşı hazırlamak amaçlanmaktadır. Ancak şampiyon boğalara deyim yerindeyse sporcu gözüyle bakıldığından yaylaya gönderilmemeye başlanmıştır. Çünkü diğer boğalarla yaylada liderlik çekişmesi için yapacağı güreşlerde olası yaralanmaları engellemek ve onlarla özel olarak ilgilenmek istenmektedir. 

Boğalar arenaya çıkarılmadan önce, derneğin belirlediği hakemler tarafından boynuz kontrolü yapılmakta ve uçları, boğaların birbirlerine zarar vermemesi içim kütleştirilmektedir. Güreş sırasında hakem ve hayvan bakıcıları alan içerisinde konumlanmaktadır. Diğer boğanın üstünlüğünü kabul eden boğa kaçmaya başladığında güreş sona ermekte ve hemen ardından da hakem ve bakıcılar tarafından hayvanlar ayrılmaktadır. Güreşler sırasında önlem olarak veteriner hekim bulundurulmakta ve olası bir yaralanmaya müdahale edilmektedir. Daha önceki dönemlerde boğa güreşlerinde daha sık ve ciddi yaralanmalar olmuştur. Ancak derneğin koyduğu kurallar ve veteriner hekimlerin danışmanlığı sayesinde risk azaltılmaya çalışılmıştır. Boğa güreşlerine ilgi büyük olunca art niyetli insanların çıkar sağlamalarını engellemek amacıyla dereceye giren boğalara doping testi yapılmaktadır. Bu uygulama ilk olarak 2016’da Artvin’in Yusufeli ilçesinde yapılmaya başlanmış ve sonrasında Artvin geneline yayılmıştır.

Artvin Merkez’e 12 kilometre mesafedeki 1200 rakımlı Kafkasör Yaylası’nda düzenlenen boğa güreşleri Artvin Valiliği, Artvin Belediyesi ve Artvin Kafkasör Geleneksel Boğa Güreşlerini Yaşatma ve Yaylalarını Koruma Spor Kulübü Derneği koordinasyonunda olup, yakın çevre başta olmak üzere Türkiye’nin birçok noktasından getirilen boğaların mücadelesine sahne olmaktadır. 2021 yılı itibariyle 40.sı gerçekleştirilen etkinliğin bölge turizmindeki görünürlüğün ilerleyen yıllarda artarak süreceği düşünülmektedir.

Kültür Turizmi Açısından Artvin Boğa Güreşleri
Türkiye’de kültür turizmi kapsamında değerlendirilebilecek birçok unsur vardır. Bunlardan biri de çalışmanın konusu olan boğa güreşleridir. Ülkemizde boğa güreşleri Artvin ve Muğla illerinde yapılmaktadır. Artvin’in ilçeleriyle birlikte otuza yakın düzenlenen festivallerde hem boğa güreşleri hem de çeşitli şenlikler düzenlenmektedir. Artvin’de düzenlenen festival, Kafkasör yaylasında “Kafkasör Kültür, Sanat ve Turizm Festivali” adı altında düzenlenen festivaldir. Festivalde diğer ilçelerdeki güreşlerde başarılı görülen boğaların da katılımıyla boğa güreşleri düzenlenmektedir. Buradaki boğa güreşleri hem Artvin’in hem de festivallerin simgesi haline gelmiştir. Festivallerde sadece boğa güreşleri değil aynı zamanda yöresel oyunlar oynanmakta, yöresel kıyafetler ve yemekler ön plana çıkarılmakta, şenlik şiirleri, destan anlatıları ve türküler söylenmektedir. Yöredeki festivaller iki asırdır süre gelen bir kültürün günümüzde de yaşatılmasına güzel bir örnek oluşturmaktadır. 

Yöredeki boğa güreşlerinin yapısal ve işlevsel özellikleri göz önünde bulundurulduğunda şehrin önemli eğlence aktiviteleri arasında yer aldığı görülecektir. Gerek Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın gerekse yerel idarenin özellikle Kafkasör yaylasındaki festivallerde sorumluluk alarak bu festivalleri hem ulusal hem de uluslararası arenada kültürel turizm çekicilik alanına dönüştürmesi, boğa güreşleri için bir kültür politikası uygulanması gerekmektedir. 

Kaynakça
Akyol, C. (2021). Alternatif turizm türlerinin destinasyonlara katkısı; Artvin ve spor turizmi. Journal of Humanities and Tourism Research, 11 (1): 177-194.

Güven, O. (2017). Artvin’in Kültürel Tarihinde Türk İzleri. (Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi). Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Samsun.

http://www.artvin.gov.tr/turkiye-boga-guresleri-sampiyonasi-renkli-goruntulere-sahne-oldu

https://www.aa.com.tr/tr/kultur-sanat/artvinde-40-kafkasor-kultur-turizm-ve-sanat-festivali-sona-erdi/2343038.

Keskin, E. K. (2021). Mert Alkışlar: Artvin Boğa Güreşlerinde Erkeklik, Gelenek ve Zaman. (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Ankara Üniversitesi, Ankara.

Mercan, M., Yücel, M. ve Sanal, Ş. (2020). Artvin İli Folklorunda Boğa Güreşi Festivalleri. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi, 10 (3), 317-326. DOI: 10.31020/mutftd.682357.

Son Gönderiler